22 Eylül 2010 Çarşamba

Kan Değişikliği ve CHP

     KAN   DEĞİŞİKLİĞİ  ve  CHP
Heyecanlı bir referandumu geride bıraktıktan sonra, sonuçların tartışması içine girdik. EVET %58 HAYIR 42 ve de seçime katılmayan  % 30 a yakın sayıda vatandaş. Anayasa değişikliği paketi kabul edildi. Halkın yarısının kabullenemediği bir değişiklik bu. Bence bu referandumun tek bir mağlubu var,o da Türkiye Cumhuriyeti.Tek galibi de “okyanus ötesinden ahkam kesen HOCA EFENDİ” Referanduma katılan 100 seçmenden  99 tanesinin neden HAYIR veya EVET  dediğini bilmeden sandık başına gittiği bir referandum ile ” Milli Bütünlüğün iktidar eli ile zarar görebilmesi”, ancak bu kadar yapılabilinirdi.
Amerika Birleşik Devletleri’nin güdümünde, Orta Doğudaki Diktatörlükle yönetilen ve adına Başkanlık sistemi denilen  ülkelere benzer,”DEMOKRASİ UCUBESİ” bir sistemin temelleri atıldı. Yarın Suriye ‘nin  Esad ‘ı ,Mısır’ın Mübarek’i  eski Irak’ın Saddam’ı gibi; bizimde bir devlet başkanımız olacak.Ayrıca tarihin çöplüğüne attığımızı zannettiğimiz SEVR anlaşmasına benzer,Türkiye’yi parçalara ayırmış ve hatta Misak-ı Milli hudutlarımızda da değişiklik yapılmış bir Ortadoğu Devleti olmamız için düğmeye basılmış vaziyette. Ortadoğu ve Türkiyede ki menfaatleri doğrultusunda “ULUSLAR ARASI SERMAYE” var gücü ile Recep Tayyip Erdoğan ‘a destek çıkıyor.
Bütün bu hal ve şartlar dahilinde neler yapmamız gerekiyor?
2011 seçimleri Türkiye Cumhuriyeti için ,”KADER ‘İ TAYİN ETME SEÇİMİDİR” ATATÜRK ‘ün 1 ci eserinin sigortası olan ikinci eseri CHP ’nin, tarihi misyonunu yerine getirme zamanıdır.Bu kötü gidişe dur diyebilecek görünürdeki tek güç sadece ve sadece CUMHURİYET HALK PARTİSİ ‘dir.Bu nedenle Tüm Yurt severler ’in  CHP çatısı altında toplanıp var güçlerinin sonuna kadar mücadele etmeleri gerekmektedir.Küs,Kırgın,atılmış dışlanmış demeden,bu parti için eskiden bu yana emek veren veya vermiş ve de bu parti için emek vermek için partiye üye olmak isteyen herkesin katılacağı bir parti iradesinin yaratılmasına acilen ihtiyaç vardır.
CHP nin  “GENEL BAŞKANLIK” sorunu yoktur. Ama her kademedeki yönetimlerde atalet kazanmış,kanı uyuşmuş,yönetim yapıları hastadır.Partide çok hızlı “KAN DEĞİŞİMİ” ne ihtiyaç vardır.Referandumda başarılarını ispatlamış,il ve ilçe yönetimleri korunarak ,%50 nin altında kalan tüm ilçe ve il yönetimlerinin görevden alınarak,yeni yönetimler atanarak,Üyelikler yenilenerek,çok hızla ilçe ve il seçimleri yapılıp,”YENİDEN YAPILANMA KURULTAYINA” gitme ihtiyacı vardır.
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ’nun  Genel Başkanlık insiyatif ‘ini kullanarak,partiyi çok hızla kurultaya götürmesinde büyük fayda vardır. Millet Vekilliğinin %10 u  Genel Merkezin atamasına bırakılıp, diğerleri için, parti üyeleri ile yapılacak bir önseçimle tayin, partiyi şaha kaldıracaktır. CHP’nin hedefi tek başına  İktidar olmalıdır. Son referandumda gerçek CHP oyları %25-30 arası gibi görünmektedir. Yapılacak Kurultay ile %5 ve de önseçim ile de %5 oy artması sağlansa alınacak %35-40 oyla CHP tek başına iktidar olabilecektir.
Sayın Deniz Baykal bu gün Türkiye’nin en deneyimli politikacılarından biridir. Hataları ve sevapları ile bir dönemi arkasında bırakmış, saygın bir büyüğümüzdür. Deniz Baykal’ın uyarılarına kulak vererek, parti içindeki ve üst yapıda ki  değişiklik ler’i değerlendirmekte fayda olabileceğini göz ardı etmemek gerekir. Parti içi yeniden yapılanmaya yön verecek tek güç, Genel Başkan Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun gücüdür. Hiç çekinmeden alacağı radikal ve cesur kararlarla, partiyi ve ülkeyi geleceğe omuzlarında tek başına taşıma sorumluluğunda dır.Çok Genel  Başkan’a nasip olmayacak bir kitle desteğine sahiptir.
Bu arada biz parti tabanının çeşitli nedenlerle bir araya gelip, tartışarak doğruları bulma olanaklarını yaratmamız gereklidir. Tanışma ve kaynaşma ihtiyacımız vardır. Yeni yüzleri, taze kanları, gelecek seçimde parlamento ya taşıyabilmemiz için, değişik toplantıları bahane edip bir araya gelmeliyiz.Sodev in 30 Eylülde saat 17.00 de Bilgi üniversitesinde Kokteyl’i vardır. Sarıyerde Parti okulu çalışması başlayacaktır. Bu etkinlikler partide kaynaşma için vesiledir. Ayrı ca,yazı gruplarında içimize yeni katılımcılar alarak grupları canlandırmayı da ihmal etmememiz gerekiyor. Özellikle pratiye yaklaşan  Gençler ve Kadınlara söz hakkı tanıyarak,”KAN DEĞİŞİMİ” nin tüm gereklerini tamamlamaya mecburuz.
Uzun bir yazı ile, siz okuyanlarımı yorduğum için özürüm le  birlikte,sağlıklı ve mutlu günler dilerim.
Dr. Erdem CANKAYA

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder